20. Yüzyılın En Önemli İcadı: TRANSİSTÖRLER

 20. Yüzyılın başlarında bilgisayarlar bir oda büyüklüğündeydi ve yapabildikleri çok kısıtlıydı. Bir şeyler yapmalı ve bir şekilde hızlanmalıydık ama nasıl? 
İşte tam burada karşımıza transistörler çıkıyor.






Transistör Nedir ?

En basit açıklamayla transistörler sinyalleri yükseltmek veya anahtarlamak için kullanılan bir yarı iletkendir. 
Collector,emitter ve base olmak üzere üç bacaktan oluşur.
Base kendisine gelen akıma göre collector ve emitterin akımını ayarlar


Transistörler PNP ve NPN olarak ikiye ayrılır.
Peki PNP ve NPN nedir ?


Pozitif ve negatif kelimelerinin baş harflerinden oluşurlar.
NPN sensörler Negatif ucun anahtarlandığı sensörlerdir. Yani sensör önündeki cismi gördüğünde çıkış negatif olur.
PNP sensörler ise Pozitif ucun anahtarlandığı sensörlerdir. Yani sensör önündeki cismi gördüğünde çıkış pozitif olur.






Transistörlerin açık veya kapalı olması şu anki bilgisayarlarımızın çalışma prensibini yani 1'ler ve 0'ları oluşturuyor.
Transistörlerin sayısı arttıkça da bilgisayarın hızı artıyor. Örneğin 70'lerde 120 mm çapındaki bir devrede 10.000 adet transistör bulunuyordu ve bu sayı giderek arttı.
Şu anda Intel'in 10-Çekirdekli Xeon WestmereEX'i FPGA'da 6.8 milyar transistörle Xilinx hala daha "dünya-rekoru"nu elinde tutuyor.


Transistör Çeşitleri 

Bipolar Junction Transistor (BJT)
Metal-Okside Semiconductor Field Efect Transistor (MOSFET) olmak üzere çok yaygın iki çeşidi vardır .
BJT'lerin conductor, emitter ve base MOSFET’lerde ise gate, drain ve source olmak üzere 3 adet bacak bulunur

Tabi ki burada MOSFET'e ayrı bir parantez açmak lazım.


 MOSFET  

Türkçeye Metal oksit  Yarı İletkenli Alan Etkili Transistör veya Geçidi Yalıtılmış Alan Etkili Transistör olarak çevrilen MOSFET sayısal ve analog devrelerde en sık rastlanan Transistör çeşididir. (Biraz uzun oldu gibi 😊 )

İzole edilmiş gate özelliğinden dolayı MOSFET’lerin giriş empedansı son derece yüksek olup elektrodlar arası iç kapasitansı çok küçüktür. Bundan dolayı MOSFET’ler normal transistörlerin, frekans sahasının çok daha üstündeki frekanslarda ve yüksek giriş empedanslı yükselteçlere ihtiyaç duyulan devrelerde daha fazla kullanılırlar


 
 

Transistör ve MOSFET Arasındaki Fark 

Öncelikle ikisini de birer devreye entegre ediyoruz ve orta bacaklara birer tane lamba bağlıyoruz sonra her ikisinin de artı bacağına  küçük bir akım gönderiyoruz ( bunu parmağınızı ıslatıp değdirerek de yapabilirsiniz 😊 ) 

Transistöre akımı uyguladığımızda lamba yanar ve akımı kestiğinizde söner 

MOSFET'de ise akımı verir vermez lamba yanıyor ve sönmüyor taki eksi kutup ve artı kutba aynı anda basana dek.

İnternette bu konu ile ilgili birçok deney videosu bulabilirsiniz. 

 



















KAYNAK

https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Transist%C3%B6r

 https://www.build-electronic-circuits.com/how-transistors-work/

https://maker.robotistan.com/













Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tarihin En Büyük Felaketi: Çernobil

Resim
Öncelikle Çernobil nedir onu konuşalım, Çernobil o dönem SSCB'ye bağlı Ukrayna'nın  Pripyat kentinin yakınındaki bir nükleer santralin ismidir. Yani hepimizin bildiği o büyük felaketin adı... Tarih 26 Nisan 1986, Çernobil felaketinin yaşandığı gün. Tesiste test yapılacaktır ve bu yüzden mühendislerden gücün yarıya indirilmesi istenir ama bu işi yapacak olan kişilerin testten haberi yoktur. Olsa bile nasıl yapacaklarını bilmemektedirler. Ama bir şekilde yaptılar ve gücü yarıya indirdiler ama bir sıkıntı vardır, güç göstergesi durmuyor ve sayılar sürekli değişiyor. Durum kontrolden çıkıyor, bir şey yapmaları lazım. Yapacabilecekleri son şeyi yapıyorlar ve acil durum kapatma düğmesine basıyorlar. Ve her şey ondan sonra başlıyor. Patlamada reaktörün çekirdeği erimiş ve radyasyon hızla yayılmaya başlamıştır. Hükümet bunun o kadar da ciddi bir şey olmadığını yangının itfaiyeciler tarafından hızla söndürüldüğünü söylemektedir. Ama durum bu kadar basit değil. Yangını söndürmeye giden i
Devamı » anasayfa

Truman Show

Resim
Bugün yapısı bakımından değişik bir film olan truman showdan bahsedeceğim. Film çok etkileyici ve bir o kadar da düşündürücü. Filmi izlerken aklıma hep George Orwell'ın 1984 kitabı geldi. Dış ortamdan habersiz, yönetimin istediği şeyleri okuyabilir, görebilir, duyabilir ve hatta düşünebilirsiniz. Ama bunların hepsi sizin iyliğiniz içindir(!). Film aslında Truman BURBANK'in hayatının bir dizi şeklinde yayınlanmasını konu alıyor. Ama Truman bundan habersizdir ve 30 yaşına kadar bundan haberi olmayacaktır. Truman dışında filmdeki herkes bir senaryo ürünüdür ve buna Truman'ın ailesi de dahil. Truman bir gün şüphelenmeye başlar, her şey çok normaldir başka bir deyişle her şey aynıdır. Aynı insanlar, aynı konuşmalar, aynı işler... Artık her şeyin farkındadır Truman, bunların hepsi bir senaryodur ve herkes ona yalan söylemiştir. Peki ama nasıl çıkacak bu yerden? Fiji'ye nasıl gidecek? Ya da gidebilecek mi?  Orasını da izleyerek öğrenin.
Devamı » anasayfa